Geçtiğimiz yıl partisinden 1 yıl geçici süreyle ihraç edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, 13 Haziran’da CHP’ye geri döndü. Özcan, partiye dönüşünün ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na "değişim" çağrısı yaptı. Daha sonra Tanju Özcan, sosyal medya paylaşımlarının parti tüzüğünün ilgili maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle "kesin ihraç" talebiyle ikinci kez yüksek disiplin kuruluna sevk edildi. İkinci kez partiden ihraç istemi üzerine Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Bolu’dan Ankara’daki CHP Genel Merkezi’ne "değişim ve adalet yürüyüşü" başlattı. CHP Genel Merkezi’ne 10 günde varan Özcan, Bolu’ya tekrar dönüş yaptı. Bolu’da basın mensuplarıyla bir araya gelen Özcan, kendisi hakkında 20 Temmuz’da çıkacak olan karar öncesinde açıklama yaptı.

"İnsanları öyle bir korkutmuş ki Bay Kemal"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun partililere baskı yaptığını dile getiren Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, "Genel merkez önünde yaptığımız mitingdeki kalabalığı sayıyorlar. İşte polis kayıtlarına göre 4 bin civarında olduğu söyleniyor. Ben o sayıya çok takılmıyorum. Bu yürüyüşün sonunda bu toplantının yapılmaması için 81 il başkanına bin 300’e yakın ilçe başkanına baskı yapıldı. Yol güzergahından geçerken Gerede ve Yeniçağ hariç Ankara’nın ilçelerinden geçerken Kazan olsun, Kızılcahamam olsun, bunlar benim dostlarım Bolu’ya sık sık gelen insanlar. Benim arkadaşlarım. Bunlar bile arayıp, ‘Ya kusura bakma yanına gelemiyoruz görevden alınırız korkusuyla’ demek zorunda kaldılar. Defalarca çağrıda bulundum. Bütün milletvekillerine, ‘Benim yürüyüşümü eleştirin. Yanlış yapıyorsunuz’ dedim bir kişi aramadı. Bir milletvekili, bir belediye başkanı çıkıp şu ana kadar beni kınayan bir açıklama yapılmadı. Ama insanları öyle bir korkutmuş ki Bay Kemal, yani ben bile Cumhuriyet Halk Partililerin bu şekilde bu kadar baskıya boyun eğmelerine şaşırdım. Onu açıkça söyleyeyim" dedi.

"Bay Kemal koltuktan kalkmamaya karar vermiş"

Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlık koltuğundan kalkmamaya kararlı olduğunu ifade eden Tanju Özcan, "Bay Kemal koltuktan kalkmamaya karar vermiş. O belli. ’Vuracağım, kıracağım’ diyor, ’Koltukta kalacağım’ diyor. Değişim için edebileceğim son güne kadar mücadelemi etmeyi sürdüreceğim. Her gün çıkacağım diyeceğim ki ‘Kemal Kılıçdaroğlu değişmeli’ Ya başarısız oldun kardeşim. İnsanda hiç utanma duygusu olmaz mı ya? Niye utanmıyorsun ya? Sanki sınıf başkanlığı seçimi kaybetmiş gibi önümüzdeki yıl tekrar, ‘Bu sene olmadı seneye kazanırım’ der gibi" şeklinde konuştu.

"‘Kendimi attırma zevkini onlara yaşatmak istemiyorum’ dedim. O yüzden ‘19’unda istifa edebilirim’ dedim”

Özcan, sözlerine şöyle devam etti:

"Şimdi bu bir veda mesajı mı? Öyle görünüyor. Yani çünkü ayın 20’sinde YDK beni atacak. Talimatı almışlar. Hala üzüldüğüm şu; o kurulun başındaki arkadaş benim abimdir. İl başkanlığından bu yana birlikte çalıştık. Ya arkadaş insan şundan utanmaz mı? Şimdi sen çağırıyorsun o gün beni atacaksın. Ama ben hala neyle suçlandığımdan hangi tweetten, ne zaman attığım tweetten, ne zaman yaptığım konuşmadan suçlandığımı dahi bilmiyorum. Sen benim o gün hani adli yargıdaki gibi idam kararı vereceksin benimle ilgili. Neden suçlandığımı ben orada duyacağım veya duymayacağım. ‘Kendimi attırma zevkini onlara yaşatmak istemiyorum’ dedim. O yüzden ‘19’unda istifa edebilirim’ dedim ama diğer taraftan arkadaşlarla da konuşuyorum. Onlar da diyorlar ki ‘Bırak o zevki tatsınlar, Atatürkçülerin partiden nasıl çatır çatır atıldığını tarih yazsın. O yüzden bırak atsınlar’ diyorlar. İstişare edeceğim, karar vereceğim"

"Kemal Kılıçdaroğlu ben Atatürkçü olduğum sürece bana huzur vermeyecek"

Kılıçdaroğlu ile aynı çatı altında siyaset yapabilme şanslarının kalmadığını belirten Özcan, "Kemal Kılıçdaroğlu ile bizim artık aynı çatı altında siyaset yapabilme şansımız zaten kalmadı. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu ben Atatürkçü olduğum sürece bana huzur vermeyecek. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi’nde Atatürkçüler istenmiyor. Direnmeye çalışanların sonunda böyle oluyor. Burada tek kırıldığım, üzüldüğüm bu partinin milletvekilleri ve belediye başkanları. Kardeşim yeni seçilmişsiniz ya. 75 yaşında adam seçimi kazanamamış, 80 yaşında kazanmasını mı bekliyorsunuz? Ey milletvekili grubu. Koltuk bu kadar tatlı mı ya? Yarın çocuklarınızın yüzüne nasıl bakıp ‘Baba sen yetkiliyken niye bunları söylemedin? Dillendirmedin’ dediğinde ne diyeceksiniz?” ifadelerini kullandı.