İzmir Büyükşehir Belediyesi, insan sevgisi, hoşgörü, barış, kardeşlik, doğruluk, güzel ahlak, adalet, kadın-erkek eşitliği gibi öğretileriyle dünyaya mal olmuş Hacı Bektaş Veli’yi ve felsefesini Bornova Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda ölümsüzleştirdi. 2021 yılında UNESCO tarafından Hacı Bektaş Veli yılı ilan edilmesi üzerine geliştirilen proje kapsamında, Alevi Bektaşi inancında insan-ı kâmil olma yolundaki “4 Kapı 40 Makam” öğretisi heykelde hayat buldu. Heykelin açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altıok, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan, Alevi Bektaşi dernek temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı.
Deyişler ve Gülbank eşliğinde açıldı
Açılış töreni İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Dairesi Başkanlığı’nın Türk Halk Müziği sanatçılarının seslendirdiği deyişlerle başladı. Deyişlerin ardından Alevi dedesi Hıdır Gül, heykel açılışı öncesi Gülbank duasını okudu. Ardından heykel düzenlemesinin mimarı Esen Keçecioğlu ise projenin detaylarını ve simgelerini anlattı.
“Bizim topraklarımız diyebiliyorsak Hacı Bektaş Velilerin etkisi büyüktür”
Açılış töreninde konuşan Başkan Tunç Soyer, “Hacı Bektaş Veli, Anadolu kültürünün en kıymetli düşünürlerinden, en büyük bilgelerinden biridir. Bugün bu topraklara bizim topraklarımız diyebiliyorsak, Hacı Bektaş Velilerin bunda etkisi büyüktür. Bektaşilik öğretisi sadece kendi çağına hitap etmez. Bütün çağları ve halkları kapsar. Bu öğreti, savaş yerine barışı, düşmanlık yerine dostluğu, cehalet yerine akıl ve bilgiyi, kin yerine sevgiyi ve hoşgörüyü telkin eder” şeklinde konuştu.
“İzmir’de ‘varlığın birliğine’ bir alan açıyor”
Başkan Soyer, “İzmir’de, bu öğretiyi tarifleyen bir anıt yapmak üzere çalışmalarımıza başlamıştık. 4 kapı 40 makam öğretisinden aldığımız ilhamla tasarlanan bu anıt, insan olmanın erdemlerine, kadim Anadolu kültürüne, burada, Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda yer veriyor. Bu anıt, çokluk içinde birlik, birlik içinde çokluğun kenti İzmir’de ‘varlığın birliğine’ bir alan açıyor. Buradaki her bir kapı 10’ar makamdan oluşuyor. Bu 4 kapı ve 40 makam kâmil insan olmanın aşamalarını ve zorluğunu gösteriyor. Anıtın ortasında yer alan güvercin ise Hacı Bektaş Veli’nin bizatihi kendisini temsil ediyor. Kamil insan nefsini, ruhunu terbiye edebilmiş, yaşamını iyiye, doğruya ve güzele adamış kişidir. Bu anıtın kâmil insan olma yolunda herkese yol göstermesi dileğiyle” diye konuştu.
Başkan Soyer, konuşmasını rekreasyon alanına adını veren halk ozanı Aşık Veysel’in “Hacı Bektaş” adlı şiirinin, “Sana yalvarıyor Veysel biçare, Yine senden olur her derde çare, Bir arzuhal sundum gani Hünkâre, Keremin ihsanın bol Hacı Bektaş” dizelerini okuyarak son verdi.
“Ayağa kalkacaksan hizmet için kalk”
Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altıok, “Ela gözlü Pir’im geldi duyan gelsin işte meydan. 4 kapıyı 40 makamı bilen gelsin işte meydan. Hünkarımız 13’üncü yüzyılda Hacıbektaş’a geldiğinde insanları bir araya getirmenin yolunun sevgiden geçtiğini biliyordu. Her şeyin özünde insanı aramıştır. İnsanları ayrıştırmayıp, bir araya getirmiş; insanı merkeze koyan 4 kapı 40 makam öğretisinde dinler, diller, ırklar, cinsiyetler arasında köprüler kurmuştur. Hacı Bektaş Veli’nin 700 yıl önce harcını insanla kardığı 4 kapı 40 makam öğretisi dünyanın dört bir yanında meyvelerini vermiştir. Hacı Bektaş Veli’nin ‘Ayağa kalkacaksan hizmet için kalk’ anlayışında insana hizmeti temel esas alan bu güzel ve anlamlı açılış için başkanımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Umarım İzmir Türkiye’yi yönetenlere ışık olur”
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan ise, “Ülkenin gerçekten Hacı Bektaş barışına, kardeşliğine ihtiyaç duyduğu bir dönemden geçiyoruz. Hepimizin özlemi barış ve kardeşlik. Ülkede insanların etnik kimliğinden inançlarından dolayı ötekileştirildiği, yok sayıldığı bir dönemde, ülke yönetenlerin bu barış ve sevgiye düşmanlığından Hacı ve Bektaş’ın aslan ve ceylana bile tahammül olmayan bir dönemde, bir yerel yöneticinin bu barışı, sevgiyi, kardeşliği dünyanın dört bir yanına yayan Hünkar’ın düşüncesini burada eser haline getirdiği için Tunç Soyer’e teşekkür ediyorum. Bizim böyle yöneticilere ihtiyacımız var. Umarım İzmir Türkiye’yi yönetenlere ışık olur” dedi.
Konuşmaların ardından heykel alkışlar eşliğinde açıldı. Her köşesinde ayrı bir anlam ve öğreti taşıyan heykel düzenlemesini yakından inceleyen Başkan Soyer, heykelin mimarıEsen Keçecioğlu’na teşekkür etti.
Ziyaretçi dışarda tutan değil içine alan eser
Heykel düzenlemesi, Hacı Bektaş Veli’nin kâmil insan olma yolunda geçeceği “4 kapıyı” içeriyor. Düzenleme ziyaretçiyi dışında tutmaz, içine alır. Tıpkı “ziyaret” ritüellerinde olduğu gibi, ziyaretçi salt izleyici değildir. Meydanın manasına dâhil olur; kapıların etrafında dolaşabilir, içinden geçebilir, bir kapıdan ötekine yol alabilir. Her bir makamın hakkını vererek bir kapıdan geçmek zordur. Kapılar, bu zorluğu, bu sancılı yolculuğu ifade etmek üzere kırmızıdır. Kırmızı, ateşi, Hak aşkına yanmanın alevini simgeler. Kırmızı Alevilikte Hz. Ali’nin de rengidir. Kapıların ve makamların sonu ise Beyaz Güvercin’e çıkar. Heykele şeklini ve ruhunu veren güvercin, Anadolu’ya gelişinden ilham almıştır. Güvercinin beyaz rengi, velilerin giydiği velayet hırkasının da rengidir. Barışı, iyi niyeti, hoşgörüyü, mazlumluğu, aynı zamanda ruhun özgürlüğünü simgeler. Heykelin tasarımında “güvercin” imgesi; enerjik, güçlü, duru ve yumuşaktır. Yolların buluşma noktasında, meydanın odağında yer alır. Heykel düzenlemesinin önemli bir parçası olan siyah bazalt taşlarıyla döşenmiş yollar, ziyaretçiyi kapılardan geçerek meydana ve Hacı Bektaş'ın güvercin olarak simgelendiği merkeze ulaştırır. Aleviliğin “yol bir, sürek bin bir” felsefesinde olduğu gibi, burada da maksada her bir ziyaretçi farklı bir sürek izleyerek ulaşabilir. Eşik, dört kapının da sınırını çizer. Eşiğin dışı şeriattır; tarikat, marifet ve hakikat kapıları ise eşikten içeridir. Meydan düzenlemesinde eşikler, yola ve dört kapıya, zahirden batına geçişin simgesi olarak düşünüldü.