Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi’nde Şiddete Karşı Tutum Belgesi’ni imzaladı. Büyükşehir Belediyesi imzalanan Şiddete Karşı Tutum Belgesi ile şiddete karşı kurumsal yaklaşımını ortaya koyarak şiddet ve tacizden arınmış bir çalışma yaşamı için gereken tüm adımların atılacağını taahhüt ediyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Dr. Özge Demirel; “Başkanımız Sayın Ahmet Aras'ın kadın ve çocuk politikalarında sergilemiş olduğu kararlı duruş ve ortaya koymuş olduğu güçlü iradeyle ilk olarak Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı'nı kurduk. Kadın ve çocuk politikalarında kadın çalışmalarının ayrı, çocuk çalışmalarının da ayrı olarak sahiplenilmesi noktasında bir irade sergiliyoruz”.
Şiddete Karşı Tutum Belgesi imza töreninde konuşan Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan kadınlarla ilgili yasaların sürekli çıktığını ama bu mücadelenin kadın örgütleri olmadan yapılamayacağını söyledi ve Başkan Aras’a kadınlara ve kadın örgütlerine verdiği destekler için teşekkür etti. Figan Erozan; “Eşitlik ve özgürlük mücadelesini kadın örgütleri ile birlikte yapabilirsiniz. Sadece yasalar çıkarılarak bu mücadele verilemez. Bu noktada Ahmet Aras’ta erkek bir siyasetçi, bir dolu erkek siyasetçiden, biyolojik kadından farklı bir siyasetçi. Çünkü 400 yıllık mücadeleyi üsleniyoruz dedi. Bizi bu mücadelenin öznesi olarak kabul ettiğinden beri Bodrum Kadın Dayanışma Derneği olarak Ahmet başkanla yol yürüyoruz.” dedi.
Başkan Aras: “Şiddet karşısında asla sessiz kalmayacağız”
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras “Bugün kadınlara yönelik ayrımcılık politikalarına ve her türlü şiddete karşı Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin tüm kademelerinde uygulayacağımız şiddet tutum belgesini imzalıyorum. Bu belge sadece bir söz dizimi değildir. Şiddet karşısında asla sessiz kalmayacak bir belediye olacağımız anlamını taşımaktadır. Kadınlara yönelik sistematik şiddeti hayatın her alanında görüyoruz. Şiddet sadece evlerde ya da sokaklarda gerçekleşmiyor. Bu da bizleri, yani seçilmiş belediye başkanlarını şu soruyla karşı karşıya bırakıyor. Şiddete karşı ben yani Ahmet Aras ne tarafta yer alacağım? Bugün Türkiye'de hakim olan anlayışla kadınları görmezden gelen, şiddeti kabullenen bir tutum mu sergileyeceğim? Yoksa her türlü şiddetin ve ayrımcılığın karşısında duran bir duruş mu sergileyeceğim? Kadınlar adına karar vermeme, tam tersine kadın örgütleri ve kadınlarla birlikte şiddetsiz, eşitlikçi bir kent yaratma politikalarına evrilen duruşumuz sayesinde bugün çok büyük bir cesaretle söylüyorum ki, şiddet önce Muğla Büyükşehir Belediyesi'nde son bulacak. Kesinlikle taviz verilmeyecek. Tarafsız kalmayacağız.
13 ilçemizde şiddetsiz bir kente dönüşmek zorundadır. Bu dönüşüm yerel yönetimlerin kendi içlerinden başlamalı ve şiddetsiz bir politik duruş ortaya konulmalıdır. Ben de bugün şiddet tutum belgemizi beyan ediyorum ve bağlayıcı ilk adımı hayata geçirmekle başlıyorum. Muğla Büyükşehir Belediyesi, kadınları bir kelime olarak tanımlamanın aksine şiddeti önleyen, durduran ve asla tolere etmeyen politikalarla kendini var edecektir. Kadınların verdiği mücadele evrensel bir hak mücadelesidir. Sadece Muğla’yı değil, ülkemiz değil tüm dünyayı ilgilendirmektedir. Kadınlar var olma mücadelesi veriyor ve ben bir siyasetçi olarak bu mücadelenin yanında olmaya ömrüm yettiğince devam edeceğim.” dedi.
Şiddete Karşı Tutum Belgesi’nin Amacı
Muğla Büyükşehir Belediyesi Şiddete Karşı Tutum Belgesi ile şiddet, taciz ve mobbinge karşı kurumsal politikasını ortaya koymayı, her türlü şiddet, taciz ve mobbingi hiçbir gerekçe ile kabul etmeyerek ilkeleri ortaya koymayı, kurumsal yapısı içerisinde gerçekleşebilecek her türlü şiddet, taciz ve mobbing durumlarını önlemek ve takiben izlemeyi, faaliyet alanları içerisinde memur, işçi, sözleşmeli personel dahil olmak üzere tüm personel ve hizmet alanlar açısından güvenli alan oluşturmak ve bu alanlar içerisinde hak ve sorumlulukların bilinmesini sağlamayı, şiddet, taciz ve mobbing durumu bildirim sürecinde ve sonrasında Belediye’nin sorumluluklarını belirlemeyi, şiddet, taciz ve mobbingin yaşanmaması ve tekrarlanmaması için koruyucu-önleyici ve onarıcı bir araç sunmayı, belirtilen ilke ve prensipler doğrultusunda izlenecek yol ve yöntemleri ortaya koymak ve şiddet, taciz ve mobbing kapsamını tanımlamak üzere uygulanabilir, net ve güncellenebilir bir yönerge hazırlamayı amaçlıyor.