27 Temmuz Gecesi sevilen tiyatro oyuncusu  ve aynı zamanda yönetmen olan Alican Turan'ın sahnelediği tiyatro oyunu esnasında Burhaniye Belediye Başkan Vekili olarak katılan Ayten Tuna'nın sanata ve sanatçıya yönelik tavırları aşırı tepkiye neden oldu. İddialara göre; Alican Turan'ın sahnelediği oyun esnasında Ayten Tuna oyunla ilgilenmediği gibi aynı zamanda mobbing uygulayarak, sahnelenen oyunu daha ilk perde sonunda bitirmek istedi. Yine iddialara göre ve gelen kulis haberlerine göre; Bununla yetinmeyen Tuna, Alevi Kültürüne yönelik sergilediği tavır ve davranışlar, Alevi vatandaşları derinden etkiledi. 

Oyuncu Turan ise yaşanan olayı; "Ben bir Alevi Türk vatandaşı olarak 'İyilik iyidir, felsefesi' ile sana lokma ikram ettim. Onu bile yemedin. Önemli değil biz alışığız lokmamızın atılmasına, aşuremizin dökülmesine" sözleri ile dile getirdi. 

Yaşanan tüm hadiseler ışığında Oyuncu Alican Turan; " Ben ve benim kültürümde yaşayan vatandaşlara bir özür borçlu" olduğunu söyledi.

Konu ile alakalı Ayten Tuna'nın nasıl bir karşılık vereceği ise gerek kamuoyu gerekse Alevi vatandaşlar arasında merakla bekleniyor.

Gergedan Yapım Prodüksiyon ise konu ile alakalı yaptığı kamuoyu açıklaması söyle:

27 Temmuz Cumartesi günü, Gergedan Yapım prodüksiyonu ve organizasyonu ile Burhaniye Belediyesi'ne davet edilen "Cemile Abla: Ben Beyaz Sevmiyorum" adlı tiyatro oyunumuz, yazarı ve oyuncusu Alican Turan tarafından Ören Açıkhava Tiyatrosu'nda sahnelendi. Oyunu izlemesi ve finalde teşekkür konuşması yapmak üzere görevlendirilen belediye başkan yardımcılarımızdan Ayten Tuna tarafından oyun süresi boyunca türlü baskı ve mobbinge maruz kaldık. Cep telefonu ile ilgilenirken zaman zaman da vücut dili ile oyunu sabote etmiştir. Bununla kalmayıp perde arasında (ismini belirtmeyeceğimiz) bir belediye personeline, hangi hakla ve hangi gerekçe ile oyunun bitirilmesi gerektiği talimatını vermiştir.
Bu bilgi tarafımıza ulaştığı anda, reddedip yine 2. perdeyi oynamaya karar verdik; ancak ne var ki emeline ulaşamayan Ayten Tuna, tıpkı birinci perdedeki gibi, bulunduğu konuma yakışmayan, temsil ettiği kuruma ve başkanına uygun düşmeyecek davranışlarını ve mobbingini sürdürmeye oyun sonuna kadar devam etmiştir.
2024 yılında bir kamu personelinin görev üzere katılım sağladığı tiyatro oyununa tahammül edememesi garipliği yetmezmiş gibi, oyun içinde anlatılan "Alevi - Bektaşi" geleneği ve kültürünü, Doğu Anadolu coğrafyasında yetişen ve kendi hikayesini, daha doğrusu Anadolu'nun ücra köşesinde kalmış binlerce kadının hikayesini ve sesini duyuran bu tiyatro oyununa yine bir "kadın" tarafından uygulanan bu mobbing tarafımızca kabul edilemez.
anında dile getirilen "Hacı Bektaşi Veli'nin" Dili, Dini, Irkı ne olursa olsun "