Edremit, jeolojik ve topografik yapısı nedeniyle bir doğa olayı olan depremlerden çok etkilenebilir özelliktedir.

Türkiye Diri Fay Haritası ölçü alınarak yapılan incelemede, Edremit'teki yapılar, tam da deprem üretme potansiyeli yüksek olan aktif fayların geçtiği hatlar üzerinde oturmaktadır.

Edremit Körfezi'nde, Kuzey Batı Anadolu Fay Hatları'ndan olan Edremit fayı ve Balıkesir fayları bulunmaktadır.

Ayrıca Midilli Adası'nın çevresinde de deniz içinde bilinmeyen diri faylar olduğundan, yöremiz depremlerden etkilenmiş ve birçok kez de zarar görmüştür.

Edremit çevresinde bulunan antik tarihi kentlerden olan ANTANDROS, ADRAMYTTEİON, depremlerin yıkıcılığı nedeniyle terk edilmişlerdir.

Balıkesir ilimizde, kentsel gelişimin güvenli olması için Büyük Şehir Belediyesi'nce, Balıkesir il imar planına esas, mikro bölgeleme etütleri yapılmıştır.

Bu çalışma kapsamında; arazi çalışmaları olarak, Edremit kent çevresinin 1/5000 ölçekli jeoloji haritaları ve Jeomorfolojik Eğim Haritaları hazırlanmıştır. Bu çalışmalar jeofizik ölçümler ve sondajlarla da desteklenmiştir.

Sonuçta, Jeomühendislik hesaplamalar yapılarak, Yerleşime Uygunluk Haritaları hazırlanmıştır.

Edremit kenti yerleşimi, zemin olarak değerlendirildiğinde; %8 "Uygun Alanda(kaya ortam)" %10 önlem alınabilecek nitelikte "Stabilite Sorunlu Alanlar" %25 "Sıvılaşma Tehlikesi Açısından Önlemli Alanlar" %51 Önlem Alınabilecek Nitelikte Şişme, Oturma Açısından Sorunlu Alanlar"da, %6 "Yüksek Yer Altı Suyu Seviyesine ve Deniz Suyu Girişimi Olan Sorunlu Alanlar" olarak tespit edilmiştir.

Depremlerdeki can ve mal kayıpları, esas olarak deprem etkilerinin, binalar ve altyapıda neden olduğu hasarların bir sonucudur.

Depremden korunmanın en etkili yolu, diri olan faydan uzak olmak ve bu zemin çeşidine göre sağlam yapı yapmaktır.

Edremit yöneticileri; 1/100 000 ölçekli haritada gösterilen Edremit fay hattını, Edremit’in var olan 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planlarına, 1/5000 ölçekli imar planlarına, ayrıca 1/1000 ölçekli Uygulamalı İmar Planları'na işlenmelidir.

İçinden aktif fayların geçtiği Edremit kentinde ‘Yüzey Faylanması Tehlike Kuşağı ve Sakınım Bandı’nın yeşil kuşak alanı olarak kullanılması gereklidir.

Zemin özellikleri tamamen bilinmeden yapılan Kentsel Dönüşümler sonrasında yapılan çalışmalarla yeniden "kentsel dönüşüm"e ihtiyaç duyulur.

Bu durumda kaynaklar israf edilmiş olur.

Kentimizde yer alan mevcut yapı stokunun detaylı incelemeleri yapılarak, mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılıkla ilgili bilgiler bir coğrafi veri tabanına işlenmelidir. Bu veri tabanlarından yararlanılarak kentimiz ve çevresindeki tüm yerleşim alanları için doğal afet tehlike ve risk haritaları oluşturulmalıdır.

Ülkemiz vatandaşları olarak sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama ve barınma hakkımız yasalarla korunmuştur. 1999 Marmara depremlerinden sonra, sadece barınma hakkı olarak konutlarımızın düşünülmesi, jeolojik yapı ile uyuşmadığında, nasıl bir felakete dönüştüğünün acısını milletçe yaşadık.

Bu nedenle devletimiz, 1999 Marmara depremlerinden sonra “Geleneksel Plan’’ yerine, “Afete Duyarlı Plan’’ dönemi başlatmıştır.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan “Afet Bölgelerinde Yapılacak Olan Yapılar Hakkında Yönetmelik” ile güvenli bina tasarımı ve inşaatı için gerekli standartlar belirlenmiştir.

Yapılar için bina standartları, deprem bölgesi, sahadaki zemin koşulları ve inşaat türüne göre tanımlanmaktadır.

Bu yönetmeliğin bilimsel ve mühendislik temelleri, deprem hasarı üzerine uluslararası deneyim ve kapsamlı araştırılmalara dayanmaktadır.

Bu kapsamda Edremit’te bulunan tüm kamu yapılarının, tartışmasız ve hemen "kentsel dönüşüm" kapsamında değerlendirilmelidir.

Körfez Edremit çevresinin, birinci derecede deprem bölgesi olması, ayrıca yakın geçmişte kentleşmenin, "sıvılaşma" riskinin yüksek olduğu ova alanlarına yapılması nedeniyle zemin etüt raporlarının daha kapsamlı ve detaylı yapılması gerekmektedir.

Edremit Körfezi'nde bulunan kentsel yerleşim belediyelerinde, güvenli yapılaşmanın ilk adımı olan "Zemin ve Temel Etüt Raporları"nı yerinde denetleyen bir yapı denetim sistemi henüz kurulamamıştır.

Yine, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Balıkesir İl Müdürlüğü, belediyelerde kontrolü yapılan "zemin etütleri" için denetleme ekibi kurup faaliyete geçirememiştir.

Yeni yapılması planlanan Edremit hastanesi için de yer seçiminde tarım arazileri, sulak alanlar ve ova zeminler gibi gevşek zemin ortamları olmamalıdır.

Zeminin sağlam olduğu bir kayalık ortam seçilmelidir.

Örneğin, "Kalkım-Yenice çevre yolu" çevresinde olmalıdır.

Edremit Belediye Meclisi'nde ve Edremit Kent Konseyi'nde bir "deprem komisyonu" bulunmaktadır.

Doğa olaylarının afete dönüşmesi ‘’kader’’ değildir.

Toplumsal acıların tekrar tekrar yaşanmaması bizim elimizdedir.

Afetlere karşı mücadele, insanın doğaya karşı tarihsel savaşımının bir parçasıdır.

Bu savaşım, ancak bilginin gücü ile kazanılabilir.

Kemal Gökçay YENİGÜN

Jeoloji Yüksek Mühendisi