31 Mart Yerel Yönetimler Seçimlerini çok şükür kazasız, belasız atlattık. Kimileri üzüldü, kimileri sevindi, kimileri ise kendine göre mesajını sandıkta iletti. Ki öyle de oldu. Merkezi yönetimin halktan uzaklaşması, emekli ve çalışanların sorunlarını dinlememesi, vatandaşların hiç bir şekilde siyasetçilere dertlerini anlatamaması veya anlatsa da muhatap bulamaması AK Parti nezdinde tam bir hezimet ile sonuçlandı.

Uzunca bir süre sonda ilk defa Cumhuriyet Halk Partisi seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı başardı. Ama bu denli bir sonucu ve vatandaşın bu kadar ağır bir fatura keseceğini hiç şüphesiz CHP'liler bile beklemiyordu. Örnek verecek olursak Kütahya, Afyon, Çorum ve hatta Adıyaman gibi illerde bile CHP liderliği eline geçirdi. 

Yüksek enflasyon, emekli aylıkları, ekonominin bir türlü düze çıkamaması gibi nedenler seçim sonuçlarını doğrudan etkilese de Cumhuriyet Halk Partisi'nin de hakkını teslim etmek gerekir.

(KK'nın bırakması - Adayların değişmesi gibi gibi)

Unutulmaması gereken şey ise geçtiğimiz Yerel Seçimlerde AK Parti 20 milyon oy alırken 2024 seçimlerinde 16 milyon civarına düştü. Bir diğer yandan Cumhuriyet Halk Partisi ise oyunu 14 milyondan 17 milyona çıkardı. Burada şöyle bir şey var;

"Yaklaşık olarak sandığa gitmeyen 4 milyon civarı emekli ve çalışan seçmen var. 2 milyon civarı da sandığa gidip, oyunu tepki oyu olarak kullanan" yani demem o ki, bu seçim hem Cumhuriyet Halk Partisi'nin başarısı olarak görünse de İYİ Parti'nin çöküşü ve Yeniden Refah Partisi'nin aldığı oy oranına bakacak olursak, CHP'nin üzerinde "Demokles'in kılıcı" hala duruyor.

Yani demem o ki; Kimse havaya girmesin!

Cumhuriyet Halk Partisi'nden seçilen Belediye Başkanlarının şimdiden işi sıkı tutup, ellerinden gelenin fazlasını yapması gerekiyor. Bu zamana kadar 3 hizmet yapıldıysa, bundan sonrası için 5 hizmet  yapması lazım ki; "Tepki olarak verilen oylar" kalıcı olabilsin. Ayrıca vatandaş da çok fazla bir şey beklemiyor. 

Biraz huzur, biraz sükunet ve tabiki de karşısında sorununa çözüm bulabilecek muhatap! Sosyal Belediyecilik sloganı ile yola çıkan CHP'nin vatandaşa vereceği hizmetleri saymıyorum bile, çünkü zaten onları yapmak zorunda..

Diğer, tarafa gelince Erdoğan için herkes; "Artık bırakır, zaten geçtiğimiz seçime de girmek istemiyordu" dese de durum hiç de öyle değil. Erdoğan, seçim gecesi "vatandaşımızdan mesajı çok net aldık" dedi. Ve dün de bir alış veriş merkezinde soluğu vatandaşın yanında aldı. Durum öyle gösteriyor ki; "Vatandaş mesajı verdi, biz de aldık. Bundan sonra halkla iç içe derdini dinler dermanı oluruz" minvalinde bir imaj çizmeye başladı.

Uzun lafın kısası, "Seçim bitti, makaraya devam" olmasın. Vatandaş adil, herkese eşit şekilde hizmet bekliyor..