İmam Halil Konakcı'dan Hilafet çağrısı!

Ankara Melike Hatun Camii İmamı Halil Konakcı, yaptığı açıklamalarla Cumhuriyet ve laiklik ilkesini açıkça hedef alan bir konumda bulunuyor. Son olarak verdiği bir vaazda, " Hilafet makamını geri istiyoruz, bunun için çalışacağız" şeklindeki ifadeleriyle tekrar gündeme geldi. Geçmişteki bir konuşmasında da hilafet çağrısı yaparak, "O makam hala başımızda olsaydı, ne başörtüsüne ne çarşafa ne sarığa ne minareye ne ezana kimse konuşamazdı. Biz o makamı geri istiyoruz arkadaş" demişti.

Konakcı, yeni yaptığı çağrıda ise, "Anladınız mı şimdi niye kaldırdılar o makamı? Anladınız mı niye lağvettiler o makamı 100 yıl önce." sözleriyle hilafet isteğini açıkça dile getirdi. Bu tür açıklamalarıyla kamuoyunda tartışma yaratan ve laiklik ilkesine meydan okuyan Konakcı, dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Ancak, ülkedeki resmi politikalar ve yasalar, Cumhuriyetin laik bir devlet yapısını benimsediğini ve hilafetin kaldırıldığını net bir şekilde belirtiyor.

İmam Halil Konakçı şöyle konuştu : 

“Söyleyin bana İslam’ın merkezi neresi? İslam’ın söz sahibi, makamı kim? Anladınız mı şimdi niye kaldırdılar o makamı? Anladınız mı niye lağvettiler o makamı 100 yıl önce. Çıksın biri desin ki Muhammed de bir adamdı, salavat yalakalıktı, şefaat yoktu, kabir azabı yoktu, Kuran vahiy değildi, Hz. Meryem iffetsizdi, istedikleri gibi konuşsun.

Çıksın bir şarkıcı parçası Hz. Adem’e cahil diyebilsin diye bu makamı kaldırdılar. Eğer o makam bugün olsaydı vallahi bir kimse bile konuşup, bir imam bile olsa söz sahibi olamazdı. İşte bunun için kaldırdılar.

Allah o makamı geri getirsin bize. Bunun için çalışacağız, ümmeti bir arada tutmak için çalışacağız. Ah bu dinin bir başı bir sahibi olsaydı. Bu dini sahipsiz bıraktılar. Kafasına göre at koşturmaya başladılar.

" HİLAFETİ GERİ İSTİYORUZ"

İşte o makam hala başımızda olsaydı çıkıp da ne Hz. Meryem’e, ne Adem’e, ne Havva’ya, ne şeriate, ne Kuran’a ne başörtüsüne, ne ezana, ne sarığa, ne çarşafa kimse karışamazdı. Biz o makamı geri istiyoruz, İslam adına geri istiyoruz.”