Türkiye, yağlı güreşi uluslararası sahneye taşımalı!

Dünya Aba Güreşi Federasyonu Kurucu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek, dünyanın en eski spor organizasyonlarından biri olan ve 662 yılını dolduran yağlı güreşin merkezinin Türkiye olduğunu tüm dünyaya göstermek için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi. Aba güreşlerinin 50-60 ülkeye tanıtılmış olmasına rağmen devlet olarak yeterli sahip çıkılmadığını dile getiren Öztek, “Biz devlet ve millet olarak sporlarımıza sahip çıkıp, resmen dünyaya tanıtamıyoruz. Neden derseniz; judo, karate, tekvando, sambo, vuşu, furaş ve daha birçok spor düne kadar geleneksel diye isimlendirilirken, bugün hepsi dünyaca tanındı ve çoğu olimpik sporlar oldu. Aba güreşimizi 50-60 ülkeye tanıtmış olmamıza karşın devletçe sahiplenemiyoruz. Yağlı güreşimiz de öyle. Daha önce de Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin tüm dünya devletlerine açılması ve Dünya Yağlı Güreş Federasyonu’nun Türkiye tarafından ivedi kurulması gerektiğini dile getirmiştim. Bu kuruluşun Türkiye’ye neler kazandıracağını da belirtmiştim” diye konuştu.

“Köstence’de yağlı güreş semineri verildi”

İbrahim Öztek, geçtiğimiz günlerde Kuzey Makedonya Geleneksel güreşler Federasyonu Başkanı Hamid Bakiya’dan bir davet mektubu aldığını ifade ederek, "Hamid Bakiya aynı zamanda bizim kurmuş olduğumuz Dünya Aba Güreşi Federasyonu’nun da Makedonya Başkanı’dır. Beni 2024 yılında Kuzey Makedonya’da yapılacak olan Balkan yağlı güreşleri turnuvasına davet ediyordu. Dolneni kentine bağlı Debreşte köyünde yapılan yarışmalara Balkan ülkeleri yanı sıra bazı Avrupa ülkelerinin de katıldığını gördüm. 2023 Nisan sonu yapılan yarışmalara Edirneli güreşçilerin de katıldığını öğrendim. Hamit Bakija’nın ekibi 3-4 Eylül’de Romanya Köstence’de yağlı güreş semineri vermiş ve basın yayın organları karşısında yağlı güreşi tanıtmıştır" açıklamasında bulundu.

“Balkanlarda 500 yıldır devam eden bir Osmanlı mirasıdır”

Yağlı güreş kültürünün Balkanlarda uzun süredir olduğunu söyleyen İbrahim Öztek, “TİKA ve K. Makedonya kültür bakanlığınca 7 yıldır Üsküp’ün Studeniçan köyü çayırlarında aralıksız olarak yapılan yağlı güreşler konusunda, Dünya Balkan Dernekleri Federasyonu ve Eğitim, Kültür, Spor ve Ekoloji (AKSİ) Derneği başkanı Yaşari’nin belirttiğine göre bu gelenek bu bölgede 500 yıldır devam eden bir Osmanlı mirasıdır. Bunun yanı sıra Yunanistan’da Gümülcine’de, Bulgaristan Şumnu’da yağlı güreş turnuvalarının yapıldığını ve birçok ülkeden sporcuların buradaki yarışmalara katıldığını izliyoruz. Seyircisi de birkaç bini geçiyor” açıklamalarında bulundu.

“Balkan, Avrupa ve dünya yağlı güreş federasyonları ivedi kurulmalıdır”

Kültürel mirasın korunması için gerekli federasyonların hızlı bir şekilde kurulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. İbrahim Öztek, “Görülüyor ki, yağlı güreşimiz sessiz adımlarla Balkanlar’dan Avrupa’ya yayılıyor ve dünyada tanınıyor. Geleneksel sporlara merak ve ilgi giderek artıyor. Bu arada yağlı güreşimiz de Aba güreşi gibi mahalli olmaktan çıkmıştır. Ama devletimiz bu sporlara yeterince sahip çıkmıyor. Organizasyonları derneklere veya kişilere bırakıyor. 2024 yılında yabancı bir organizatör tarafından Eyfel kulesi dibinde dünya yağlı güreş şampiyonası düzenlediğini duyarsak da hiç şaşırmayalım. Israrla belirtiyorum ki, yarın bir gün Makedonya veya Yunanistan kalkar da biz Avrupa veya Dünya yağlı güreş federasyonunu kurduk ve tescil ettirdik derlerse biz ne yaparız. Sadece bakakalırız. Dünyanın en eski spor organizasyonlarından biri olan ve 662 yılını dolduran Yağlı güreşimizin merkezinin, serbest güreş gibi başka ülkelerde, yabancı şehirlerde federasyonlaşması bizi derinden yaralar. Onun için bir tüzük hazırlayarak, Balkan, Avrupa ve dünya yağlı güreş federasyonları ivedi kurulmalıdır” ifadelerini kullandı.