Bu kanlı eko-korku filmi nihayet hak ettiği saygıyı alıyor

Bazı filmler vardır ki, vizyona girdikleri andan itibaren değeri anlaşılmaz. Yıllar geçtikçe, bazen onlarca yıl sonra, bu eserler hak ettikleri takdiri toplamaya başlar. Bu tip filmler arasında Carter Smith’in yönetmenliğini yaptığı ve Scott B. Smith’in aynı adlı romanından uyarlanan Lanetli Topraklar (The Ruins) filmi de bulunuyor. 2008 yılında vizyona giren bu film, genç ve çekici insanların kötü bir varlıkla mücadele ettiği hikayesiyle o dönem pek çok benzeri arasında kaybolmuştu.

Eylül AKGÖKÇE
Eylül AKGÖKÇE Tüm Haberleri

Film Neden İlk Çıkışında Göz Ardı Edildi?
Lanetli Topraklar, 2008 yılında birçok korku filmi arasında sıradan gibi görünerek göz ardı edildi. Film, Meksika’da tatil yapan bir grup Amerikalı turisti konu alıyor. Bu gençler, kayıp bir arkadaşlarını aramak için antik bir Maya harabesini ziyaret etmeye karar verirler. Bu, türün hayranlarının daha önce birçok kez gördüğü basmakalıp bir kurgu gibi görünse de, film ilerledikçe beklenmedik bir yöne sapar.

Beklenmedik Bir Korku Yolculuğu
Filmin korku unsurları yavaş yavaş ortaya çıkarken, grubun başına gelenler de giderek karanlık bir hal alır. Tapınağa varan grup, tapınağı çevreleyen sarmaşıklara temas eder ve bu da onların yerel halk tarafından zorunlu karantinaya alınmalarına neden olur. Başta hafif endişe verici gibi görünen durum, çok geçmeden tam anlamıyla bir kabus haline gelir.

Vücut Korkusunun Zirvesi
Carter Smith'in yönetmenliğindeki Lanetli Topraklar, David Cronenberg’in vücut korkusu temalarını aratmayan sahneler içerir. Özellikle bir sahne, karakterlerden Matthias’ın bacaklarının, etrafını saran sarmaşıklar tarafından kemiklerine kadar yenildiği ve Jeff’in onları keskin bir taşla kesmek zorunda kaldığı anı gösterir. Bu, filmdeki mide bulandırıcı görüntülerin başlangıcıdır.

Psikolojik Dehşet ve Kültürel Mesajlar
Lanetli Topraklar, sadece bir korku filmi değil, aynı zamanda Amerikan turizmine yönelik dokunaklı bir eleştiri sunuyor. Film, yabancı bir ülkede, yerel adet ve uyarıları hiçe sayarak dolaşan ve sonuçta kendilerini felaketin eşiğinde bulan genç Amerikalı turistlerin hikayesini anlatıyor. Yerel halkın bu tehlikeli bitkileri kontrol altında tutma çabaları, turistlerin dikkatsiz davranışlarıyla boşa çıkar.

Neden Şimdi Tekrar Gündemde?
Son yıllarda, çeşitli yayın platformlarının yükselişi ile Lanetli Topraklar gibi eserler yeni kitlelere ulaşma fırsatı buldu. İzleyiciler, bu filmin ne kadar gizli bir mücevher olduğunu ve korku türüne ne kadar yenilikçi yaklaşımlar getirdiğini fark etmeye başladılar. Film, sadece korkutucu bir hikaye sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kültürel saygısızlığın ve bilgisizliğin sonuçları üzerine ciddi bir yorum yapıyor.

Lanetli Topraklar İkinci Bir Şansı Hak Ediyor
Lanetli Topraklar filmi, başlangıçta hak ettiği ilgiyi görmese de, zamanla kendi nişini buldu ve korku sinemasında önemli bir yere sahip olduğunu kanıtladı. Hem korkutucu hem de düşündürücü bir eser olarak, korku türüne farklı bir boyut getiriyor ve bugün bile izleyicilere çarpıcı bir deneyim sunmayı başarıyor. Bu yüzden, eğer korku filmi tutkunuysanız ve bu filmi henüz izlemediyseniz, şiddetle tavsiye ederim. Lanetli Topraklar sizi hem korkutacak hem de düşündürecek.

01 May 2024 - 12:34 - Kültür & Sanat

Muhabir  Eylül Akgökçe


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.