Güney Kore'nin gişe rekortmeni: Exhuma

2024'ün korku filmi dünyasında büyük ses getiren bir yapımdan bahsedelim: Exhuma. Eğer tüyler ürpertici, yavaş ilerleyen ve etkileyici bir korku filmi arıyorsanız, Jang Jae-hyun'un yönetmenliğini yaptığı bu film tam size göre! Güney Kore'de gişede büyük başarı yakalayan Exhuma, doğaüstü gizemi klasik korku öğeleriyle harmanladığı için övgü toplamayı başardı. Film, ruhsal olarak zehirli bir mezar etrafında şekillenen uzun süreli bir musallatı anlatıyor.

Eylül AKGÖKÇE
Eylül AKGÖKÇE Tüm Haberleri

Şaman Hwa-rim ve Bong-gil'in Görevi
Başrol oyuncularımız Şaman Hwa-rim (Kim Go-eun) ve Bong-gil (Lee Do-hyun), perili bir bebeğe yardım etmek için Los Angeles'a uçuyorlar. Ancak işler tahmin ettiklerinden daha karmaşık hale geliyor. Paranormal aktivitenin Güney Kore'de gömülü öfkeli bir atadan kaynaklandığını anladıklarında, jeomanser Kim Sang Deok (Choi Min-sik) ve Ko Young Gen'i (Yoo Hae-jin) yardıma çağırıyorlar. Fakat atanın mezarı karanlık sırlarla doludur ve dördü, hem yeni doğan bebeği hem de kendilerini kurtarmak için zamanla yarışmaya başlarlar.

Exhuma'nın İki Bölümlü Yapısı
Exhuma, altı bölüme ayrılmış olsa da film aslında iki ana yarıya bölünmüş gibi hissettiriyor. İlk perde, tamamen Hwa-rim ve Bong-gil'in ortaya çıkarmakla görevlendirildiği tabutla ilgili. Bu bölüm, doğaüstü bir giallo gibi işliyor ve tüm karakterler bu hayaletin neden bu kadar öfkeli olduğunu ve ona neden sıra dışı bir mezar verildiğini anlamaya çalışıyor. İkinci yarı ise daha fantastik bir hava taşıyor ve dünya inşasının çoğu bu bölümde ortaya konuluyor.

Geniş Dünya İnşası ve Jeomansi
Exhuma, Güney Kore'deki başarısının yanı sıra geniş dünya inşasının Amerikan izleyicileri de cezbedeceğinden emin. Filmde kullanılan jeomansi ve Mezarın Çağrısı gibi mitoloji ve okült uygulamalar Batılı izleyiciler için tamamen yeni. Exhuma, bu unsurları açıklamak yerine, her yeni doğaüstü yön için açıklamaları sorunsuz bir şekilde örüyor.

Ana Karakterlerin Tanıtımı
Filmdeki ana karakterlerden biri olan Kim Sang-deok, bir jeomanserdir ve uzmanlığı Exhuma'nın konusu için hayati önem taşır. Onun tanıtımı, izleyiciye mesleği ve ilişkili mitolojisi hakkında bilmesi gereken her şeyi verirken aynı zamanda karakter derinliği de kazandırıyor. Kim Sang-deok, bir mezar açma ritüelinin ortasında tanıtılıyor ve bu, izleyiciye bu ritüelin nasıl olması gerektiğini de öğretiyor.

Filmdeki Görsel ve İşitsel Teknikler
Exhuma, izleyiciyi sabit bir kaygı duygusuyla tutmak için çeşitli teknikler kullanıyor. Yavaş kamera yakınlaştırmaları ve ürpertici bir müzik parçası, izleyiciyi sürekli gergin tutuyor. Tabutun mezar yerinde çıkarılmasının ardından kullanılan soğuk renk paleti de filme ayrı bir hava katıyor. Filmde büyük bir korkutma sahnesi yok ve kanlı sahneler nadiren kullanılıyor, bu da gerçekçilik duygusunu artırıyor.

Unutulmaz Sahne: Dans
Filmin ilk yarısındaki en etkileyici sahnelerden biri, tabutun açılmasının ardından gerçekleşen dans sahnesidir. Öfkeli ruhun oğlu ve torunu, hayalet saldırdığında evlerinde bir akşamın tadını çıkarıyorlar. Oğlunun, yalnızca pencereler gibi yansıtıcı yüzeyler üzerinden görülebilen babasıyla konuşması ve torununun oturma odasında bir kadeh şarapla dönmesi arasındaki ileri geri hareketler muhteşemdir. Bu sahne, izleyiciye perili bebeğin tehlikede olduğunu hissettiriyor.

İkinci Yarı ve Bong-gil'in Ele Geçirilmesi
Exhuma'nın ikinci yarısında, Bong-gil'in ele geçirilme sahneleri dikkat çekiyor. Lee Do-hyun'un performansı, izleyicinin ensesindeki tüylerin diken diken olmasına neden oluyor. Bong-gil'i ele geçiren gulyabaniyi çağırmak için kullanılan ritüel sahne, atmosferi sihirle aydınlatıyor. Bu sahneler boyunca hastane yatağına bağlı kalsa da, Bong-gil açıkça bir tehdit oluşturuyor. Manik gülümsemesi ve kahkahası, onu hemen en tehlikeli güçlerden biri olarak işaretliyor.

Uzun Süre Akılda Kalacak Bir Korku Filmi
Exhuma, izleyicileri zıplatmak yerine jenerik aktıktan uzun süre sonra bile omuzlarının üzerinden bakmalarını isteyen bir korku filmi. Exhuma, bir hayalet gibi zihinlerde kalıyor. Filmin ikinci yarısı, ilk yarıya göre daha zayıf olsa da, genel kompozisyon mükemmel. Film, geleneksel korku estetiğini tür değiştiren kavramlarla harmanlıyor.

21 Tem 2024 - 08:50 - Kültür & Sanat

Muhabir  Eylül Akgökçe


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.