Fincher’ın Vizyonu: Orson Welles ve John Hughes Arasında Bir Melez
Sosyal Ağ, sadece bir biyografi filmi olmaktan öteye geçti. David Fincher, filmi Orson Welles’in başyapıtı Yurttaş Kane ile John Hughes’un lise komedileri arasında bir melez olarak kurguladı. Başlangıçta bu fikir tuhaf gelebilir, ancak Facebook’un kuruluşunu anlatan bir filmin yapılma olasılığı da en az bu kadar şaşırtıcıydı. Harvard Üniversitesi’ndeki bir grup öğrencinin hayatına odaklanan film, zekice ve dramatik bir anlatımla izleyiciyi içine çekiyor.
Zuckerberg’in hayatı, rakip girişimciler ve en yakın arkadaşı Eduardo Saverin (Andrew Garfield) ile yaşadığı hukuki mücadeleler etrafında şekillenirken, Facebook’un milyarlarca dolarlık bir teknoloji devine dönüşme hikayesi anlatılıyor. Fincher, Zuckerberg’in hayatını modern kapitalizmin bir temsili olarak kurgularken, karakterin hem trajik hem de başarı dolu yönlerini ustalıkla işliyor.
Yurttaş Kane ve Sosyal Ağ Arasındaki Paralellikler
Sosyal Ağ’daki merkezi anlatı, bir medya patronunun iktidara gelmesi ve bu süreçte kişisel itibarının zedelenmesi üzerine kurulu. Bu tema, Orson Welles’in Yurttaş Kane filmindeki Charles Foster Kane karakteriyle birçok yönden benzerlik taşıyor. Kane, medya dünyasında yükselirken kişisel ilişkileri bozulur ve sonunda yalnız bir adam haline gelir. Benzer şekilde Zuckerberg de Facebook sayesinde devasa bir servet kazanırken, arkadaşlıklarını ve itibarını kaybetme noktasına gelir. Fincher, bu benzerliği film boyunca ince dokunuşlarla işler. Verdiği bir röportajda Fincher, Sosyal Ağ’ı John Hughes filmlerinin Yurttaş Kane’i olarak tanımlayarak, filmin gençlik melodramıyla kapitalist başarı hikayesini bir arada sunduğunu vurgulamıştır.
Sosyal Ağ ve John Hughes Filmleri: Gençlik ve İsyan Teması
Sosyal Ağ’ın bir diğer ilginç yönü ise John Hughes’un ikonik lise komedileriyle olan bağlantısıdır. Film, Harvard Üniversitesi’nde genç öğrencilerin günlük yaşamlarını ve parti sahnelerini işlerken, Hughes’un The Breakfast Club gibi filmlerindeki gençlik isyanını ve özgürleşme temalarını çağrıştırıyor. Zuckerberg’in Harvard’ın sistemine karşı duruşu, bir anlamda Hughes’un karakterlerinin otoriteye başkaldırışıyla paralellik gösteriyor. Mark Zuckerberg, veritabanlarına sızarak Harvard’ın internetini çökertiyor ve sınavlarda kopya çekiyor. Bu, Ferris Bueller gibi cesur ve kuralları hiçe sayan bir karakteri anımsatıyor. Filmdeki bu asi duruş, izleyicinin Zuckerberg’e karşı bir sempati duymasına da yol açıyor. Sosyal Ağ, aynı zamanda klasik bir ineklerin intikamı hikayesi olarak da görülebilir. Zuckerberg, Winklevoss ikizleri (Armie Hammer) gibi basmakalıp sporculara karşı zafer kazanırken, izleyici onu destekliyor ve onun yanında yer alıyor.
Biyografik Filmler ve Sosyal Ağ’ın Kalıcılığı
Son yıllarda, büyük işlerin ya da etkili ürünlerin kuruluşunu anlatan birçok biyografik film yapıldı. Bu filmler, türün kendini tekrar etmesine neden olsa da, Sosyal Ağ bu kalabalıktan sıyrılmayı başardı. David Fincher’ın film tarihine olan derin bilgisi ve türlere dair zekice yaklaşımı sayesinde Sosyal Ağ, yaklaşık 15 yıl sonra bile hala en üst sıralarda yer alıyor. Sosyal Ağ, sıradan bir biyografi filmi olmanın çok ötesinde, genç bir girişimcinin kapitalist dünyada yükselişini ve bu süreçte yaşadığı içsel çatışmaları başarılı bir şekilde ele alıyor. Facebook’un kuruluş hikayesi üzerinden modern dünyada teknoloji, güç ve kişisel ilişkiler üzerine derin bir analiz sunuyor. David Fincher’ın yönetmenliği ve Aaron Sorkin’in senaryosu sayesinde film, sinema tarihine altın harflerle kazınmış durumda.
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.