Kına gecesinde unutulmaya yüz tutmuş örf ve adetleri hem yaşadılar hem de yaşattılar

Balıkesir’in kültürel miras niteliğinde yer alan halkoyunları, defçilik (delbekçilik) , dallı gelinlik ile yöresel kıyafet olan ’Balıkesir aba dokuması’ genç çiftin kına gecesinde tekrar sergilendi. Kaan Taşkan, Eda Taşkan en özel günleri olan kına gecesinde dansları, giysileri, geleneksel müziğiyle harman olan ritüelleri misafirlerine sergileyerek eski Balıkesir kına gecelerini hem yaşadılar hem yaşattılar.

Türk örf ve adetleri içerisinde unutulmaya yüz tutmuş geleneklerimiz arasında yer alan Def (delbek) çalma geleneği, Bindallı, Balıkesir Aba giysi, Halkoyunları Eda-Kaan Taşkan’ın kına gecesinde gün yüzüne çıktı. Karesi Belediyesi zabıta personeli Kaan Taşkan ve okul öncesi öğretmeni Eda Taşkan geçmişten günümüze geleneksel kına gecesi gösterileri ile misafirleri mest ettiler.

Çocukluklarından bugüne halkoyunları ekiplerinde yer alarak kendilerini geliştiren genç çift, gelişen ve değişen dünyada çeşitli farklılıklar gösteren kına/düğün organizasyonlarına inat köklerine bağlı kalarak çağdaş özgün yorumlarıyla bu özel gecelerine farkındalık kattılar. Şamanizm’e kadar kökleri uzanan delbek eskiden büyü bozmak, nazar çıkarmak için kullanılan bir araç iken, geçmişte kına ve düğünlerin bir parçası olan defçilik (delbekçi) lik geleneğinin son aktarıcılarından Nefise Kotancı’nın söylediği türküler eşliğinde kınası yakıldı.

Kına gecelerine özel olarak hazırladıkları bindallı ve Balıkesir Aba Dokuma takımlarını giyen genç çift zeybek gösterileri ile gecelerini taçlandırdı.

Bu konuda Balıkesir’de çalışmaları ve eserleri olan Nursel Süzaner Kılıç, Türk örf ve adetleri içerisinde unutulmaya yüz tutmuş geleneklerimiz arasında yer alan Def çalma geleneği, Bindallı, Balıkesir Aba giysisi üzerine şu açıklamalarda bulundu. " Aba kumaşının dokumasında yörede evlenme gelenekleri açısından da bir takım ritüelleri vardır. Bunlardan biri; Balıkesir’in köylerinde evlenme yaşına gelmiş delikanlıya kız isteme töreni gerçekleştikten sonra gelin kız, yöreye özgü ıtır çiçeğini minik bir demet haline getirerek söz nişanesi olarak çiçeği delikanlının aba yeleğinin ilik evine takar. Söz kesiminden sonraki gün delikanlı aba pantolon, ıtır çiçeği yakasında olan yeleğini giyer ve köy meydanına doğru ağır ağır yürür. Delikanlıyı gören köylü kendi aralarında konuşmaya başlar: ’Hatçe kız, Ayşe’nin oğlu Ahmet varya Saniye’nin kızıyla sözü kesilmiş duydun mu?’ Böylece bütün köy söz kesiminin olduğunu öğrenir. Ritüeller toplumların kültürel kodları devam ettirmek üzere yeni formlar kazandırarak sürdürdükleri bir eylemdir. Geçmişten günümüze kültürel aktarım olma özelliğine sahiptir. Bu yönü ile ıtır çiçeğini yakasına takan kişi evleneceğini çevresine sembolik olarak bu yöntemle duyurmaktadır. Örneklerden de anlaşılacağı gibi bugün hala atasözü, manilerde Aba Dokumanın yer alması Balıkesir halkının aba ve abacılığa karşı verdiği kıymetten kaynaklıdır" şeklinde konuştu.