Meral Akşener köprüleri yıktı: "İttifak sisteminden vazgeçtik!"

‘’ATATÜRK’ÜN HEMŞEHRİSİYİZ ONUN İÇİN BURADAN BAŞLADIK!’’

‘’Ben kendini Trakyalı sayan bir muhacir kızıyım onun için buradan başladık. İki; Atatürk’ün hemşehrisiyiz onun için buradan başladık. Üç; son zamanlarda sığınmacılarla eş tutulduğumuz için ona dikkat çekmek için buradan başladık. Başından beri Atatürk’ümüze her türlü hakareti edenlerin artık utanmadan sığınmacı tayfayla bizleri eş tutulmasına itirazımızı bildirmek, onu protesto etmek için buradan başladık.’’

BİZ TÜRK’ÜZ, TÜRK OĞLU TÜRK’ÜZ!

Suriyeli sığınmacılarla Balkan göçmenlerinin bir tutulmasını eleştiren Akşener; ‘’En önemlisi yani Atatürk’ü sevse dahi bizlere; ‘Balkan kökenli kardeşlerimiz’ diyenler var. Biz Türk’üz, Türk oğlu Türk’üz! Buradan Balkanları Müslümanlaştırmak, Türkleştirmek için Osmanlılar tarafından yani ecdadımız tarafından; kültürüne, geleneğine, töresine hâkim; dinine imanla inanan, imanı kavi aileler olarak orayı Müslümanlaştırmak, Türkleştirmek için gönderilmiş yani sürgün olmayan, sığınmacı olmayan, ülkesini terk etmeyen. Ama devleti ona demiş ki; ‘Gitmelisin kardeşim. Orada Türk’ün bayrağını, Müslümanın sancağını canlandırmalısın.’ Onun için devlete hizmet etmek üzere Anadolu’nun çeşitli yerlerinden Rumeli’ye, Balkanlara gönderilen Yörük ve Türkmenleriz biz. ‘Balkan kökenli kardeşlerimiz’ değiliz.’’ diye konuştu.

İYİ PARTİ KADAR ÜLKENİN İÇİNDE BULUNDUĞU ŞARTLARI ANLAYAN, ANLATAN BAŞKA BİR SİYASİ PARTİ YOKTUR.’’

24 Ocak 2020’den beri esnaf gezdiğini ifade eden Akşener, esnaf gezileri esnasında teşkilatlarıyla yakın plan görüşemediğini belirtti.
Esnaf gezilerinden insanların dertlerine dair çok şey öğrendiklerinin altını çizen Akşener; ‘’Her bir dert sahibinin temsilcisini de Milletin Kürsüsü diye Meclis’te TBMM’de kürsüye çıkardık ve bizi övmesini beklemeden, iktidarı yermesini istemeden; sadece dertlerini anlatıp çarelerini talep ettiler. Biz de onlara çözüm bulduk. O günün şartlarında iktidara dedik ki; ‘Bu mirî maldır, al kullan kardeşim.’ İYİ Parti kadar şu an itibarıyla ülkenin içinde bulunduğu şartları üç yıl evvelinden beri bugünü saydığın zaman üç yıl oluyor, üç yıl evvelinden beri anlayan, anlatan başka bir siyasi parti yoktur.’’ diye konuştu.

‘’PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ, TÜRKİYE’Yİ İTTİFAKLARA MECBUR BIRAKTI VE 2 KUTUPLU BİR DÜNYA HÂLİNE GETİRDİ.’’

Kutuplaştırma siyasetine dikkat çekerek konuşmasına devam eden Akşener; ‘’2017’de referanduma sunulan Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi, Türkiye’yi ittifaklara mecbur bıraktı ve 2 kutuplu bir dünya hâline getirdi. 2 kutuplu dünyanın içindeki her siyasi görüşten insanlar, belki şu salondaki benim dava arkadaşlarım, yol arkadaşlarımın Cumhur İttifakı içindeki seçmenle dostluğu, arkadaşlığı, akrabalığı var. Ama bunu dile getirme imkânı ortadan kalktı. Belki Cumhur İttifakı içindeki seçmenin hem bizim içimizde hem Millet İttifakı’nın içindeki seçmenle dostluğu, arkadaşlığı var. Ama katiyetle siyaseti konuşabilir bir hâle gelemedi bu insanlar, bu ittifak sistemi içinden.’’ dedi.

‘’BİZ İYİ PARTİ’Yİ YOLDA BULMADIK!’’

İYİ Parti’nin kuruluş sürecinde ve 2018’de seçime girerken yaşadığı zorlukları anlatan Akşener; ‘’Biz bu partiyi yolda bulmadık. Biz bu partiye canımızı, istikbalimizi, terimizi, neredeyse kanımızı verdik, kanımızı! Bu emekle kurulan İYİ Parti’nin; ‘Türkiye’de bir şey değişti, her şey değişti’ cümlesine denk düştüğünü hep birlikte gördük. Başardık biz bunu. Bizden sonra kurulan siyasi partileri sayın bakayım. Ondan evvel cıss, durum cısstı. Baktılar ki bunları öldüren yok, dayanılınca oluyormuş. Öbür taraf da baktı ki bunlarla baş etmek mümkün değil. Dolayısıyla bırak dağınık kalsına döndü iş.’’ diye konuştu.

‘’MECBUREN VE MECBURİYETTEN SAYGI ÇERÇEVESİ İÇİNDE MİLLET İTTİFAKI OLARAK BİR ARAYA GELDİK’’

2018 Genel Seçimlerine tek başına girmeyi düşündüklerini ifade eden Akşener, CHP ile bir ittifak sistemi doğduğunu belirterek; ‘’Herkesin öyle veya böyle saygı gösterdiği bir dönemde biz bu partiyi kurduk ve başkalarının da yolunu açtık. Tabii böyle olunca mecburen ve mecburiyetten saygı çerçevesi içinde Millet İttifakı olarak bir araya geldik. Seçime gittik.’’ dedi.

’’SAYIN ABDULLAH GÜL’Ü CUMHURBAŞKANI ADAYI YAPMADIĞIM İÇİN KIYMA MAKİNASINDAN GEÇİRİLDİM.’’

2018 seçimlerinden beri kendisinin Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığına engel olduğu iddialarına ilişkin konuşan Akşener; ‘’Bitmeyen bir senfoni şeklinde sayın Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı adayı yapmadığım için kıyma makinasından geçirildim. Ben anlamıyorum bazı şeyleri. Sayın Kılıçdaroğlu, sayın Gül’ün adaylığını bana söyledi. 15 milletvekili için ricaya gittiğim akşam söyledi. Ben de arkadaşlarımızın beni aday ettiğini, önceden ilan edildiğini dolayısıyla arkadaşlarımın bunu kabul etmeyeceğini söyledim. Ama ne oldu? Sonuç itibarıyla sayın Erdoğan’ın kazandırılmasını ben sağladım. Değişmiyor bakın, algoritma aynı. Birinin kafaya taş düşse Meral’den biliniyor. Ben yoksam mutlaka bir İYİ Partiliden biliniyor. Bunu doğru anlayacağız. Hâlâ sayın Gül’ü çok seven gazeteci kılıklı arkadaşlar beni biçiyor, partimizi biçiyor. Oradan suçlu ben. Çok enteresan sayın İnce’nin de kazanamamasının suçlusu ben. Yahu her şeyin suçlusu ben.’’ diye konuştu.

‘’2019 SEÇİMLERİ İÇİN TEKLİFİ BİZZAT BİZ CHP’YE GÖTÜRDÜK.’’

2018 Genel Seçimlerinde Muharrem İnce’nin kazanamamasından da sorumlu tutulduğunu ifade eden Akşener; ‘’Fakat şehirli, seküler ve orta sınıf seçmen yerle bir oldu. O yerle bir olmadan kaldırmak için bir umut lazımdı. 2019 seçimleri için teklifi bizzat biz CHP’ye götürdük. Ve bu teklifin neticesinde ne söyledilerse ‘Evet’ dedik. Çünkü amacımız partimizi öne koymak, kendimi öne koymak değildi. Sadece seçmenin ayağa kalkıp bu korkunç, insanı birbirine düşman eden bu tek adam sisteminin değişmesi için 2023’ün taşlarını döşemekti.’’ dedi.

‘’İSTANBUL’U ALAN TÜRKİYE’Yİ ALAMIYORMUŞ.’’

2019 seçimlerinde İstanbul ve Ankara’da Millet İttifak’ı olarak seçime girilmesi sürecini anlatan Akşener; ‘’Hani sayın Erdoğan diyordu ya; ‘İstanbul’u alan Türkiye’yi alır.’ Meğer dediği doğru değilmiş. İstanbul’u alan Türkiye’yi alamıyormuş. Sonuç, ikisi de alındı. Hiçbir zaman; ‘Bizim sayemizde alındı.’ demedik. Biz projenin sahibi olarak pay sahibiyiz. Yani biz bu teklifi götüren olarak, yapıcı bir davranış içine girerek bir yol alınmasını sağladık. Biz onunla gurur duyduk. Onunla övündük. Ama seçilmiş arkadaşlarımızı ‘Biz seçtirdik, bize mecbursunuz’ gibi bir davranışla asla karşı karşıya bırakmadık.’’ diye konuştu.

‘’TEK ADAM REJİMİ HEPİMİZİN HATALARIYLA 3 DÖNEM KAZANMIŞ OLDU, ONAYLANDI. KİMSE BUNLARI KONUŞMUYOR.’’

2023 seçimlerine giderken her yerde Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu için popülaritelerinin yüksek olduğunu söylediğini ifade eden Akşener; ‘’Bir genel başkan düşünün o benim. Bir televizyon programında; ‘Hepimizden daha fazla popülerler’ demişim. Bunu bu ülkede herhangi bir siyasetçi söylemez. Bunun anlamı bu ülkenin; bu garip sistemden, bu ucube sistemden kurtulmasıydı. 3 seçimi kazandılar. 2017, 2018, 2023. Nasıl diyeceğiz biz şimdi parlamenter sisteme geçelim? Tek adam rejimi hepimizin hatalarıyla 3 dönem kazanmış oldu, onaylandı. Kimse bunları konuşmuyor.’’ diye konuştu.

‘’BEN MASA, KASA YIKMADIM. O SEÇİM KAZANILABİLSİN DİYE BEN ZEHİR İÇTİM!’’

3 Mart tarihinde Saadet Partisi’nde yaşananları anlatarak konuşmasına devam eden Akşener, ‘’Meşhur 3 Mart akşamında ben sayın Temel Karamollaoğlu’nun davetiyle Saadet Partisi’nde toplanacağız ve nasıl bir yöntemle cumhurbaşkanlığı seçilecek diye gittim. Meğerse isim oylayacakmışız, ona döndü iş. En son bana söz verildi. Herkes sayın Kılıçdaroğlu dedi. Ben de yani bu sebeple gelindiği buraya döndüğüne göre vatandaşın nezdinde bu iki arkadaşımızın bu masadaki herkesten önde olduğunu dolayısıyla her bir siyasi partinin bir anket firması tavsiye etmesini, isim söylemesini ve o isimlerle bir hafta içinde sonucun alınmasını ve ona uymamız gerektiğini söyledim. Kabul edilmedi. Sayın Kılıçdaroğlu da döndü dedi ki; ‘Sayın Akşener uygun görmediğine göre biz beşimiz de beni uygun gördüğüne göre biz imzalayalım çıkalım.’ Ben masa, kasa yıkmadım. O seçim kazanılabilsin diye ben zehir içtim, zehir. O gün bunları size anlatsam siz yıkardınız ortalığı. Kendime dedim ki sabır hacı.’’ diye konuştu.
‘

’MEĞER BU İKİ ARKADAŞIMIZIN BAŞKAN YARDIMCISI OLMASINDAN HİÇ KİMSENİN HABERİ YOKMUŞ.’’

Masaya dönüş sürecinde, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın icracı cumhurbaşkanı yardımcısı olma teklifini kabul ederek döndüğünü anlatan Akşener; ‘’Partililerimizi oy vermeye gitmek için o kadar hakaret, o kadar küfredildi ki. Biz onu arafta bıraktık sanki biz söylemişiz gibi utanmadan. Çok çalışmamıza rağmen bugün o arafta bulunmayı bile hakaretle anan ittifakdaşlarımız var. Sonra iki belediye başkanı bize geldi biz onu ilan ettik. Sonra sayın Kılıçdaroğlu’yla bir otelde buluştuk, üzerinden geçtik. Gittim 10 bin kişi dışarıda. Önce bir baktık sayın Temel Karamollaoğlu’nun haberi yok. Sonra sayın Babacanın haberi yok. Meğer bu iki arkadaşımızın başkan yardımcısı olmasından hiç kimsenin haberi yokmuş iyi mi?’’ diye konuştu.

‘’17-15’SE BİZİM OYLARIMIZ, 5 YA DA 6 PUAN NEREYE GİTTİ? BİZDEN GİTTİ.’’

Masaya dönmesinin ardından İYİ Parti seçmeninin Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vermesi için çok çalıştıklarını ifade eden Akşener; ‘’Çok ilginç bir şey. ‘Hiç çalışmadı İYİ Parti. İYİ Partililer oy vermedi’ Arkadaş 17-15’se bizim oylarımız 5 ya da 6 puan nereye gitti? Bizden gitti. Arkadaş onlar Ak Parti’den, Cumhur İttifakı’nın diğer paydaşlarından bize gelmiş oylar. Yani İYİ Parti’ye gelmiş bu iki belediye başkanından birini aday edebileceğimize inandıkları için ve bu seçimi kazanabileceklerine inandıkları için gelmiş oylar. Esasında cezayı biz yedik.’’ dedi.

‘’BÖYLE BİR DÜNYA YOK. ’GAZETECİLİK YAPIYORUM’ DİYEREK BÖYLE BİR İĞRENÇLİĞİ BENİM ÜZERİME BIRAKAN BİR DİL…’’

Seçimlerin ardından bazı çevreler tarafından kendisine ve partisine yönelik iddiaları değerlendiren Akşener; ‘’Böyle bir dünya yok. ’Gazetecilik yapıyorum’ diyerek böyle bir iğrençliği benim üzerime bırakan bir dil… Bu ülkeyi bu anlayış kurtaramaz.’’ dedi.

‘’TÜRKİYE’DE HER ŞEY BU TİPLER ELİYLE ROL İCABI. AMA BİZ GERÇEĞİZ.’’

KRT TV’den 2 kişinin işine son verilmesinin kendisiyle bir ilgisi olmadığını belirten Akşener, aynı kişilerin Halk TV’den de uzaklaştırılmasında Halk TV sahibi Cafer Mahiroğlu’nun; ‘’Sizi Meral Hanım istemedi.’’ sözlerine ilişkin; ‘’Böyle bir ülkede bu insanlar eğer yer buluyor ve inanılıyorsa biz bu işi bırakıp gidelim. Buradan sayın Mahiroğlu da duysun. ‘Oturdu, kalktı, kalktı oturdu’ eylemleri sırasında onun televizyonundan da neredeyse ailemin tüm fertleri gitti. Sonuç şu; Türkiye’de her şey bu tipler eliyle rol icabı. Ama biz gerçeğiz.’’ diye konuştu.

‘’BİZ DÜŞMANLARIMIZA BENZEMEDİK, BENZEMEYECEĞİZ!’’

Aliya İzzetbegoviç’in sözlerine atıf yaparak konuşmasına devam eden Akşener; ‘’Biz düşmanlarımıza benzemedik, benzemeyeceğiz. Biz bu ülkenin kaderini değiştirmek üzere o 136 kişinin bir daha partilere birilerine telefon açıp; ‘Çocuğumun okul defterini, kitaplarını nolur alır mısınız? Birilerini bulur musunuz?’ demesinin önüne geçmek için bu ülkeyi yöneteceğiz. Bu ülkede seçimi kazanacağız ve gördük ki kutuplaşma herkesin işine gelmiş. Bu kutuplaşmada olan garibana oluyor.’’ diye konuştu.

‘’BİZ İTTİFAK SİSTEMİNDEN VAZGEÇTİK!’’

Genel İdare Kurulu’nun aldığı karar doğrultusunda ittifak sisteminden vazgeçtiklerinin altını çizen Akşener; ‘’Biz ittifak sisteminden vazgeçtik. Türkiye için eğile büküle öldük. Artık bundan sonra yok. Dolayısıyla ittifak sistemini reddediyoruz. Sadece bugün değil 2028’de de kendimiz, rahmetli Elçibeyin söylediği gibi özü başımıza gireceğiz.’’ diye konuştu.

‘’BEN BU İKİ ARKADAŞIMIZA MİLLETİMİZİN SESİNİ GETİRDİM. BU ARKADAŞLARIMIZ BU SESE; ‘HAYIR’ DEDİLER.’’

İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarına yönelik; ‘’Cumhurbaşkanlığına layık gördün. Şimdi karşılarına aday mı çıkaracaksın?’’ söylemlerine ilişkin konuşan Akşener; ‘’Ben bu iki arkadaşımıza milletimizin sesini getirdim. Bu arkadaşlarımız bu sese; ‘Hayır’ dediler. Sayın Genel Başkanlarını Cumhurbaşkanı seçtirmek üzere gayret ettiler. İtirazım yok. Ben de sonra kendinden menkul arkadaşlar çıkıp ağızlarını büke büke konuşacaklarını bildiğim için 45 ilde Sayın Mansur Yavaş Beyefendiyle beraber onu şahit tutarak gezdim. Kendi seçmenimizi sayın Kılıçdaroğlu’na oy verdirebilmek için. Bütün açıklığıyla paylaştım, bundan sonra hesaplı kitaplı dönem yok.’’ dedi.

‘’BEN CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN İÇ İŞLERİNE KARIŞMAYI KENDİME HAKARET SAYARIM.’’

CHP’nin iç işlerine karıştığına yönelik söylemlere değinen Akşener; ‘’Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin iç işlerine karışmayı kendime hakaret sayarım. Dünyanın en ayıp işidir. Bir siyasi partinin iç işlerine karışmak dünyanın en ayıp işidir. Böyle bir işi ne ben ne arkadaşlarım asla yapmaz. Bunu söyleyecek kadar kendinden geçmiş insanlar var. Bunun adı zavallılıktır.’’ diye konuştu.

‘’15 MİLLETVEKİLİNİN BİR ÖDEMESİ VARDIYSA İSTANBUL VE ANKARA’YI KENDİLERİNE HEDİYE EDEREK ÖDEDİK.’’

CHP bünyesinde görev yapan bazı siyasilerin 15 milletvekili konusundaki söylemlerine ilişkin konuşan Akşener; ‘’Biz bunun eğer bir ödemesi vardıysa İstanbul ve Ankara’yı kendilerine hediye ederek ödedik. Hâlen alacaklıyız.’’ dedi.

‘’BİZ MÜSTAKİL VE HÜR BİR PARTİYİZ!’’

Akşener, partililerine seslenerek; ‘’Biz müstakil ve hür bir partiyiz. Bütün siyasi partilerin seçmenlerinden oy istiyoruz. Rekabet edeceğiz, yarışacağız. Kavga ederek, gürültü ederek yapmayacağız. Ne sayın Erdoğan’ın adayı kaybetti diye sevineceğiz ne sayın Kılıçdaroğlu’nun aday gösterdiği kişi kaybettiği diye üzüleceğiz. Biz kazandığımızda sevineceğiz, biz kaybettiğimizde üzüleceğiz. Dolayısıyla İYİ Parti’nin tekrar yeniden kurulduğu gün aslında 25 Ekim 2017’de kurulmuştuk ama 25 Ekim 2023’te inşallah Arena’da kutlayacağız.’’ diyerek 23 Ekim 2023’te partisinin kuruluş yıl dönümünde seçim startını vereceklerini söyledi.

Akşener hür ve müstakillik vurgusuyla konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
‘’Biz yolumuza bakacağız. Hür ve müstakil olarak seçime gireceğiz. Bir çağrı yapmıştım hem Ak Parti’ye hem Milliyetçi Hareket Partisi’ne hep Cumhuriyet Halk Partisi’ne onun karşılığı gerekli küfürleri yedik. Alıştık. Aynılarıyla iade ediyorum hepsine. Ama biz cesur insanlarız ve bu cesur insanların Türk milletinin karşısında kaç kilo ettiğini seçmenimizden, milletimizden bize gösterilen teveccühle göreceğiz.’’

Haber :Tayyar Toprak