CHP'li Serkan Sarı; "AKP iktidarının Ulusal Maden Politikası yok, Rant Politikası var!"
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı İvrindi ilçesinde yöre halkının tepki gösterdiği altın madenini ve madenin yarattığı tehditleri Meclis gündemine getirdi.
CHP’li Sarı; “İvrindi'de Sarıalan ve Gökçeyazı başta olmak üzere, toplam 16 köyün topraklarını, suyunu, tarım ve hayvancılığını olumsuz yönde etkileyen altın madeni bölgedeki vatandaşların isyanına rağmen ne yazık ki faaliyetlerine devam ediyor… Köylümüzün yıllarca koyun güttüğü meraları, su içtiği gözeleri, gölgesinde uyuduğu meşe ağaçları, ormanlarımız rant uğruna ne yazık ki yok edilmekte. Bu anlayışın artık durması gerekiyor” dedi.
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı TBMM Genel Kurulunda görüşmelerine devam edilen Maden Kanununda değişiklik öngören kanun teklifinin 6. Maddesi üzerinde konuştu. “Balıkesir'in İvrindi ilçesinde altın madeni projesi halkımızın yoğun tepkilerine rağmen ne yazık ki devam ediyor” diyen CHP’li Serkan sarı Şöyle devam etti:
“Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni görüşüyoruz. Ülkemizin birçok yerinde olduğu gibi, memleketim Balıkesir'de de vatandaşlarımız yarattığınız sorunlarla boğuşuyor. Geçen hafta İvrindi Gökçeyazı ilçesindeydim, altın madeni mağduru vatandaşlarımızın isyanını dinlemek üzere onlarla bir araya geldik. Her gün eylem yapıyor, seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Balıkesir merkezde bir basın açıklamasıyla, yaptıkları yürüyüşlerle yaşadıkları mağduriyete dikkat çekmeye çalışıyorlar. Balıkesir'in İvrindi ilçesinde altın madeni projesi halkımızın yoğun tepkilerine rağmen ne yazık ki devam ediyor. İvrindi'de Sarıalan ve Gökçeyazı başta olmak üzere, toplam 16 köyün topraklarını, suyunu, tarım ve hayvancılığını olumsuz yönde etkileyen altın madeni bölgedeki vatandaşların isyanına rağmen ne yazık ki faaliyetlerine devam ediyor.
“PARASI OLAN GÜCÜ OLAN HERŞEYİ YAPABİLİR DURUMA GELDİ”
“Maden şirketi vatandaşın tarlalarını, meralarını, su kaynaklarını kontrolsüzce, hoyratça, şuursuzca, ellerindeki sermaye gücüyle işgal etmiş durumdalar. Bölgedeki vatandaşlarımız tarlalarına elektrik direği için bile izin alamazken meranın tam ortasından maden için bir yol yapılmış durumda. Ülkede parası olan, gücü olan herkes istediği her şeyi yapabilir duruma geldi. Köylümüzün yıllarca koyun güttüğü meraları, su içtiği gözeleri, gölgesinde uyuduğu meşe ağaçları, ormanlarımız rant uğruna ne yazık ki yok edilmekte. Bu anlayışın artık durması gerekiyor.
“BALIKESİR’DEKİ 20 AKTİF FAYDAN BİRİ MADEN DEPOLEME ALANININ ALTINDA”
“ÇED süreci oldubittiye getirilmiş, hukuk arka bahçeye çevrilip guguk yapılmış durumda. Bölge halkının düşüncesi yok sayılmak isteniyor. İzinlerin alınmadığı, ruhsatların tamamlanmadığı yönünde iddialar var. En önemli ve en büyük tehlike ise deprem, Balıkesir'de 20 adet aktif deprem fay hattı var, bunlardan biri de MTA haritasında da görüldüğü üzere Gökçeyazı fay hattı. Bu fay hattı altın madeninin depolama sahasının hemen altından geçmekte ve büyük bir risk oluşturmaktadır. Bölgede meydana gelecek bir deprem Gökçeyazı'yı da bölge halkını da ve bölgedeki meraları da altın maden atıklarının altında bırakma riskiyle karşı karşıya.
“İVRİNDİLİ’NİN SESİNE KULAKLARINIZ TIKAMAYIN”
“Ülkenin iktidarı AKP değil ne yazık ki, sermaye iktidar olmuş durumda. Şu anda ülkede iktidar olan ne biliyor musunuz? Şu anda iktidar bir siyasi parti ya da temsilcileri değil, sizler değilsiniz değerli vekillerim, şu anda iktidarda olan sermayedir. Sermaye sahipleri geleceğimize karar verir oldu. Bakın, İvrindi'de 16 köyü etkileyecek olan projede hem ÇED raporunda hem de uygulamada bir sürü usulsüzlük olduğu bölge halkımız tarafından dile getirilmektedir. Kulaklarınızı tıkamayın, görmezden gelmeyin.
“İLİÇ’TE ÖLÜMLERİN VE DOĞA KATLİAMININ SORUMLUSU ŞİRKET VE İKTİDAR”
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, AKP iktidarında maden kazlarının sayısının arttığına da dikkat çekti. “Ülkemizde sayısı giderek artan maden kazaları AKP iktidarının ihmalleri sebebiyle olmaktadır” diyen CHP’li Serkan Sarı şöyle konuştu:
“İliç'te ölümlerin ve doğa katliamının sorumlusu şirket olduğu kadar, ona göz yuman Çevre, Şehircilik Bakanlığı ve iktidarınızdır. İliç'teki altın madeninde yaşanan felaketle ilgili belgeler ve bilgiler sorumlu bakanların da birçok ihmali olduğu gerçeğini ortaya koymuştur. Bakanlıklar görevini insan ve çevre adına layıkıyla yerine getirmemiştir. Bakanlıklar denetimleri şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşmamıştır. Sadece İliç'te değil, bugüne kadar ülkemizde sayısı giderek artan maden kazaları AKP iktidarının ihmalleri sebebiyle olmaktadır. AKP iktidarının maden şirketlerini koruyan, kollayan anlayışı sebebiyle halkımız madenlerde canlarını vermektedirler. Ulusal bir maden ve enerji politikamız yok ne yazık ki. Rant ve sömürü politikasına dönüşmüş olan bu uygulamalardan acilen dönmek zorundayız.” “YURDUN DÖRT BİR YANI VAHŞİ MADENCİLİK İŞGALİ ALTINDA”
“Ülkemizde sayısı 20'ye yakın olan altın madenciliği projelerinin kamu yararına olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Çıkan altının büyük kısmı şirketler vesilesiyle yurt dışına götürülürken ne yazık ki küçük bir kısmı devletimize bırakılmaktadır. Hatırlayalım, Maden Kanunu'nda bugüne kadar yapılan değişikliklerle Kaz Dağları'nın tüm koruma statüsü hiçe sayılarak doğa alanları, tarım alanları ve meraları madencilik faaliyetine açılmıştı. Kaz Dağları'nda altın madeni sebebiyle 350 bin ağaç kesilmişti. Halkımızın direnişi ne yerli ne millî olan o şirketi kaz dağlarından çekilmek zorunda bıraktı. Bunlar sadece benim bölgemden birkaç örnek, yurdumuzun dört bir yanında vahşi madencilik sürdürülüyor olması, madencilerin işgali altında olması hepimizi derinden yaralamaktadır.
“AKP’NİN UCUBE MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLERİ”
“Peki, neden? Çünkü AKP'nin ucube mevzuat değişiklikleri sebebiyle. AKP döneminde bu teklifle birlikte Maden Kanunu'nun 15'inci kez değiştirildiğine şahit oluyoruz. Peki, bugüne kadar yaptıklarınız ne oldu? Madenlerimizde işçilerimiz can vermeye devam etti. Maden Kanunu'ndaki değişiklik teklifini biz konuşmaya başlarken maalesef İliç madeninde felakete uğrayan işçilerimiz hâlâ toprak altında.”
“ÖNCE İNSAN, SONRA MADEN”
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, AKP iktidarının ulusal madencilik politikası olmadığını var olan politikalarının da rant ve sermayenin politikası olduğunu ifade etti. Sarı konuşmasını şöyle tamamladı:
“AKP iktidarının ulusal madencilik politikası yok ne yazık ki. Var olan maden ve enerji politikası rant politikasıdır, sermayenin politikasıdır, yandaşları zengin etme politikasıdır. Bu politikada ne insan var ne çevre var ne doğa var. Madenleri "önce insan, sonra maden" anlayışıyla ele almak zorundayız. Türkiye'de yer altı zenginlikleri vatandaşlarımızın refahı için kullanılmalıdır. Madenleri "önce insan, sonra maden" anlayışıyla ele almaz isek daha nice canları yitiririz. İşçilerimizin hayatı ve çevrenin korunması hepimizin kırmızı çizgisi olmalıdır. Sürdürülebilir madencilik doğal kaynaklarımızın, millî çıkarlarımız doğrultusunda insan sağlığına ve çevreye duyarlı bir şekilde kamu yararı doğrultusunda en rasyonel ve verimli şekilde değerlendirilmelidir. Olmazsa ne olur? Soma olur, Ermenek olur, Amasra olur, İliç, Dursunbey, Zonguldak olur; olan vatandaşımıza olur. Sonuçta sermaye daha çok zengin olur. Sermayenin değil, vatandaşın hakkını koruyan düzenlemeler yapmak zorundayız. Son olarak, vurgulamak isterim ki: Önce insan, sonra maden.”
02 May 2024 - 14:34 Balikesir/ İvrindi- Balıkesir
Muhabir Nurdan Akaydın
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.