Duâsız üşürmüş yürekler bil. Sana bir dua eden olsun, Seninde bir dua ettiğin. Bilemezsin hangi kırık gönlün duasıdır, karanlıkları aydınlatan, sana ummadık kapılar açan. Bilemezsin kimin için ettiğin duadır, seni böyle ayakta tutan. (Hz Mevlana Celaleddin i Rumi)
Katranı Ne Kadar Kaynatırsan Kaynat Olur mu Şeker, Cinsi Bozuksa Ne Kadar Uğraşırsan Uğraş Cİnsine tükürdüğüm Cinsine Çeker.
Annem her zaman dünya iyilerin yüzü suyu hürmetine dönüyor der.İyiler.Kalbi,kalpleri, gönülleri, yobazlar tarafından cok kırılmışlar.Hangi iyi bir kişi ile konuşsak kırılmış,kandırılmış,kullanılmış ve çok üzülmüşler.İçlerinde herhangi bir art niyetleri olmayan, kimseye zararı bulunmayan,aksine herkesin yardımına koşturan iyiler.Sürekli kendini akıllı sanan ahmaklar tarafından küçücük menfaatler uğruna kandırılmış yada kullanılmışlar.Kendilerine çıkar sağlayarak maddi manevi huzurlarını bozmuşlar.
Bu ahir zamanda ve şu pandemiden buyana birçok olaylara maruz kalmışlar.Aslında asıl mevzu GÜVENMİŞLER,inanmışlar, güvenip yalan ile oyuna getirilmişler,o kadar çoklar ki.Hepsi de iki göz,iki çeşme anlatırlarken.İnsanların hayatlarını sürdürürken güven duygusu ne kadar önemlidir.Değişen kültürel yapılar bireylerin kendilerini güvende hissetmelerini zorlaştırmaktadır.Güven duygusu yıkıldığında birçok korku da beraberinde gelir.İnsanlara ve etrafına baktığı göz,düşünce bile değişime ugrar.
Genelde hep aynı kelimeleri duyarız Bu dünyanın ahiret alemi,ahiret hayatı da var.Burada üzülüyoruz lakin ahiret hayatında kazanacağız.Bu kişiler karşımıza gelip helallik istediklerinde o zaman görüşeceğiz,haklarımı helal etmiyorum gibi ifadeleri duyarız
İyi kişilerin kalbi kırık.Sana da bir dua eden olsun diye yukarda belirtmiştim.Dua o kadar önemli ki yer gök dua ile tamamlanır.Duanın kabul olduğu yer ve zamanlar,duanın makbul olduğu anlar vardır.İşte bu kalbi kırık kişilerin ettiği dualarıda bir duyan,yerlerin göklerin sahibi Hz Allah var. Rabbimize uğradığı haksızlıkları dile getirdiği anlar olduğunu ,Hz Allah ile hüznünü,sıkıntısını,çaresizliğini, uğradığı haksızlığı anlatıp yardımını istediği anların olduğunu bilelim.Kötülük eden kötülük bulur.Bu dünyada hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz deriz ya belki bu dünyada göremeyebiliriz lakin sabır ve tevekkül etmek gerek.
İçinde Allah korkusu olan bir kişi,bir arkadaşını,dostunu,sevdiğini nasıl kandırır.Artık sahtekarlarında içi dışı bir olmadıkları aşikar.Zındıklar haram ile beslenen ve ailesini de haram ile yetiştirenlerden bahsediyoruz.Onlar Hz Allah düşündüklerini sanmıyorum.Benimde geçen sene böyle bir soysuzla bir alışverişim oldu ve çok üzüldüm.Dilinde Hz Allahın adını anar Peygamber efendimizden,hadislerden,ayetlerden bahseder,haktan hukuktan anlatır.Ama her soysuzluğu da yapar.Sizi maddi manevi sıkıntıya düşürür.Üzüldük,üzüldüm.İmtahan dunyası dedim rabbime sığındım.Rabbimiz Hz Allah herseyi vakti saati geldiğinde o zaman aralıında yaşatıyor.Doğrunun saati günde iki defa doğuyu gösterdiğinde sabır mükafaatı geliyor
Adalaet Türkiyede o kadar geç tecelli ediyor ki gerek mahkemelerin bu konulardan müzdarip olmaları gerekse insanların kandıeılma haksızlığa uğrama davaları ile dolup taşıyor.Halbuki bir kötülük eden kişinin cezası çok kısa zamanda verilmiş olsa bu ülkede haksızlık,hırsızlık yada insan kandırmak azalabilir.Gerçi Türkiyede ki adalet kavramı güçlü tarafından,suyun gür akan kısmından,şelalelenin en kuvvetli tarafından havaya göre de değişiyor.Adliye ve adalet aslında şu an için Türkiyenin en önemli sorunu bence.Sistem içindeki açıklıklar,yasaların esnekliği, insan çıkarlarına hizmet etmesi,sürecin tekrar tekrar yenilenmesine yol açıyor.Önce insanın içinde namus,vicdan,haysiyet olacak ki adalet vicdanen yerini bulacak ve birçok meselede engellenmiş olsun.Tabi insanlar şu anda vicdanı cüzdanın içi ile kıyaslar oldu.Menfaat ve çıkar çoğu insanlarda her şeyin üstünde gözüküyor herşeyden önemli hal aldı.
40 yıllık hakimin bir sözü geldi aklıma geçen bir söyleşide kulağımda kaldı.Adli davalardaki konuların çoğu kandırılmaktan,inanmaktan, güvenmekten kaynaklı. Davalı ve davacı kişiler arasındaki hukuki süreç hep birbirlerine güvenen ve inanan insanlar arasında olduğunu söylemişti.Ne kadar doğru.
İnsanı arkasından hancerleyen soysuzlar.İki yüzlü çıkarcı insanlar.Bu kişilerden uzak durmak gerek lakin bunlar hep avlarını iyi seçerler.Nereye nasıl adım atacaklarını iyi bilirler.Çübkü kaşarlanmış iyi kişileri tartıp neyi nasıl alacaklarını,nasıl yaptıracaklarını,hangi yapmacık duyguları kullanacaklarını iyi bilirler.Yapmacık sevgilerini gösterir,içlerindeki kötülüğü saklarlar.Onları hoşnut tuttuğun sürece istediklerini verdikçe sana sevgi duyarlar.Bir gün vermeyi kesersen sana tüm zehirlerini aktarır ve tüm kötülükleri ile seni başbaşa bırakırlar.Bir çok üzüntüye sebep olurlar.Yazdığım yazılarda genellikle insanların son üç beş yılda ne kadar olumsuz değiştiklerinden,bunun yansımalarından bahsediyorum.Bunları yazmak istememdeki amaç dünyada çok şeyin hızlı bir şekilde değişmiş olması,eskiye özlemin artması,doğrunun azalması,bunların sosyal etkleri,eski aile yaşantıların insanlarca kirletilmesi gittikçe beyaz rengin gri olması da etkendir.
İyilerin kalplerinin kırık olmasıyla bir çok acıyı yaşadılar.Bir zaman tünelinden bir başka bir olguya başka bir yapıya geçiş sağladılar.İnsanların para uğruna asıl karakterlerini gördüler.Her gördüğünüz insana karakter yüklemekten onu bunu yakışdırmaktan ve en önemlisi de güvenmekten vazgeçmek lazım.İnsan karakterlerini bir şekilde belli eder.Katrandan süt olmaz,küpü kırıp içine bakmaya gerek yok.Her insan iyi davranışlar gösteriyor diye iyi bir insan olmayabilir.Mesefali durmak,birden inanmamak daha iyi olur.Bir şekilde ip ucu vereceklerdir. İşte onları iyi anlamaya çalışalım,gördüğümüzde hep iyi tarafından değilde kötüsünü de düşünelim.Kötüsününde başımıza gelebebileceğini varsayalım.
Bu süreç insanları tanımaya vesile oldu.Sen kesinlikle kaybetmedin aslında kazandın.Artık herkese hakettiği kadar değer vermeyi öğrenmiş oldun.Herkesin ilk göründüğü gibi olmadığını anladın,insanların iki yüzlü yaşadığı bu hayatta senin önemsediğin dinsel yada aitlik duygunu yada senin için önemli olan değerlerin bir çırpıda yok edenler olduğunu gördün.Bir müslümanın iki defa aynı hataya düşmemesi gerektiğini peygamber efendimiz Hz Muhammed(S.A.V)bize belirttiğini de hatırlatalım.Tecrübe hayattan bir kazık yeme ile arttı bir sonraki olayda acaba diyerek iki kez düşünmene vesile olacağını düşünüyorum.Artık eşşeğini salam kazığa bağlama vakti geldi de geçti.Önümüzdeki maçlara bakalım yeterki GOL yemeyelim.
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Ege Gündem Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Ege Gündem Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Ege Gündem Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Ege Gündem Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.