MİHENK NOKTASI…

Hangi partiden hangi siyasi görüşten olursa olsun;

Siyaset yapıyorsan, “değerlerin” olacak.

İnsanları, olayları, yaşadıkları çevreyi anlamak için hangi değerlere sahip olduğunu net bir şekilde ortaya koyacak.

Siyaset yapıyorsan, “ilkelerin” olacak.

İyiyi ve kötüyü, erdemliyi ve erdemsizi, adil olan ve adil olmayanı ayıracak kuralları olacak.

Siyaset yapıyorsan, amacın, hayallerin, sorunlara karşı çözümün olacak.

Toplumun ne düşündüğüne,

Neye inandığına,

Neye değer verdiğine,

Ne istediğine göre hareket edecek, sahip olduğu fikirleri bilgiyle geliştirecek.

Siyaset yapıyorsan;

Ayrımcı değil birleştirici,

Kavgacı değil barışçı,

Bizden olanlara yakın bizden olmayanlara uzak bir anlayışın olmayacak.

Bir “mihenk noktası” olacak siyasetçinin…

Şunu belirtmemde fayda var;

Bu yazdıklarım kendimce inandığım doğrulardır, yanlış olma ihtimali her zaman vardır. İnanmadığım düşünceler de benim için yanlış ama her zaman doğru olma ihtimali olan görüşlerdir.

Ben siyasetçinin kendine göre “başarı ölçütü” olmasına;

Topluma,

Yaşadığı şehre,

Sorunların çözümüne yapacağı siyasetle ne kadar katkıda bulunduğunu kendi içinde sorgulaması gerektiğine inanıyorum.

90’lı yıllardan buyana farklı siyasi görüşleri, farklı siyasetçileri, farklı siyaset anlayışlarını yaşadım, gözlemledim, tecrübe ettim.

Bugün baktığımda (bazı istisnalar hariç) düne göre siyasetin daha verimli, daha kaliteli yapıldığını ne yazık ki söyleyemiyorum.

Bu şehirde siyaset yapanların, Susurluk’un gelişimi, yönetimi ve geleceği ile ilgili kararlar konusunda ilk yapılması gerekenin, toplumun “birlik ve beraberliğini sağlamak” olduğunu bilmemeleri mümkün mü?

Öyleyse neden hiçbir siyasetçiden "Bir arada yaşamayı isteme" ifadelerini duymuyorum.

Siyasi tercihleri aynı olanlar bile bir araya gelemiyorsa toplumda “birliktelik” nasıl sağlanacak?

Siyasi parti teşkilatları, üyeler, delegeler…

Biz iyiyiz dediğinizde karşı tarafı kötü olarak nitelendirdiğinizi düşünmüyorsanız, sevgiyi kendiniz gibi düşünenlere, karşı tarafı da sevgisizliğe mahkûm etmiyor musunuz?

Görmek istediğim siyaset yapısı bu değil…

Siyaseti kavga etmek olarak gören bir anlayışın toplumu kutuplaştırmaktan başka hiçbir işe yaramayacağına inanıyorum.

Sorunları engel değil aşılacak birer meydan okuma olarak görecek, topluma umut verecek siyasi anlayışı görmeyi umut ediyorum…